Belçika ve dünya çapında 550 çocuğu olduğu düşünülen Hollandalının sperm bağışlaması yasaklandı

BEĞENDİM

Belemtürk Haber Merkezi – Hollanda yasalarına göre, bağışçıların 12 kadına sperm vermesine ve en fazla 25 çocuğun babası olmasına izin verildiği halde, Hollanda’nın Lahey kentinde yaşayan 41 yaşındaki Jonathan M. isimli adamın, yasal engellere rağmen 102 çocuğun biyolojik babası olduğu belirlendi.

Hollanda’da, 2004 yılından itibaren isimsiz sperm bağışı yasaklandı. Çocuk, 16 yaşına geldiğinde biyolojik babasının kimliğini öğrenebiliyor. Aynı bağışçıdan olan çocukların birbirleriyle ilişki kurmasını ve kalıtsal hastalıkların yayılmasını önlemek adına da bir donörün sperminden en fazla 25 çocuk yapılmasına izin veriliyor.

Jonathan M.’nin açıklamalarına göre, şu anda Belçika ve çeşitli ülkelerde kendi spermlerinden dünyaya gelmiş tam 550 çocuk bulunuyor.

Hollanda’nın Lahey şehrinde bir mahkeme, Jonathan M.’nin yeni anne ve baba adaylarına sperm bağışlamayı derhal bırakmasına ve ebeveynleriyle iletişime geçmesi gerektiğine karar verdi. Jonathan M. artık bağışçı olmak için reklam yapmayacağını, ancak kendisinden istenmesi durumunda, talebi kabul etme özgürlüğü istediğini belirtti.

Mahkeme, Jonathan M.’nin bu kararları ihlal etmesi durumunda 100 bin euro’dan başlayan ceza ödemesine, bağışçı olmak için reklam yapması durumunda ise, 10 bin euro’dan başlayan para cezası uygulayacak. Ayrıca, bilinen yerlerden daha fazla kliniğe sperm bağışlayıp bağışlamadığını açıklamak zorunda olacak. Bunu yapmadığı her gün için 5 bin ila 25 bin euro arasında ceza ödemek zorunda kalacak.

Kendi ülkesinde kara listede bulunan Hollandalı sperm donörü Jonathan M.’nin kendi açıklamasına göre, dünya çapında en az 550 – Hollanda’da en az 102 ve Belçika’da 2 çocuğu var.

Jonathan M.’nin Belçika’da en az iki çocuk sahibi olduğunun belirlenmesiyle alakalı konuşan Belçika Sağlık Bakanı Frank Vandenbroucke (Vooruit), ” Bu yıl sperm donörleri için kayıt sisteminin getirileceğini açıkladı.

UZ Brussel Üreme Tıp Merkezi başkanı Herman Tournaye’ye göre, ulusal bir kayıt ilk adım olabilir, ancak “sorunu kesinlikle tamamen durdurmayacaktır.” dedi.