AB, aşı pasaportu uygulaması için düğmeye bastı; gerekli yasal ve teknik hazırlıkların 3 ay içinde tamamlanması planlanıyor. Ancak dijital aşı sertifikasının güvenilirliği ve yol açabileceği ayrımcılık, meseleyi tartışmalı bir boyuta sokuyor.

Avrupa Birliği geçen haftaki Liderler Zirvesi’nin ardından aşı pasaportu hazırlığına başladı.

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, uygulama ile ilgili bu ay içinde yasa teklifi sunacaklarını söyledi.

Pasaport uygulamasının en az 3 ay sonra hayata geçirilmesi bekleniyor.

İngiltere ve Almanya’dan destek

Aşı pasaportunu savunan İngiltere Maliye Bakanı Rishi Sunak, uygulamanın, ekonominin iyileşmesine fayda sağlayabileceğini açıkladı,

Almanya Dışişleri Bakanı Heiko Maas da “aşı pasaportu üzerinde son sürat çalışılmalı.” dedi.

Tam koruma sağlar mı?

Eleştirilerin başında uygulanacak aşının tam koruma sağlayıp sağlamayacağının bilinemeyeceği geliyor. Ayrıca, aşının, virüsün bulaşıcılığına karşı ne kadar etkin olduğuna ilişkin kesin veri bulunmuyor.

Sistemin internet korsanlarının eline geçmesi ile verilerin korunamama ve güvenilirliğinin azalması riski de cabası.

Ayrımcılığı tırmandırır mı?

Bir başka eleştiri ise aşı pasaportlarının ayrımcılığı tırmandıracağı konusunda.

Aşı şartının işe alımlarda ya da işten çıkarmalarda etkili olabileceği, bunun da sosyal eşitsizliği körükleyebileceği iddia ediliyor.

Dahası, aşıyı reddetmeyen ama yaş veya sağlık durumu gereği aşı olamayan kişilerin, hareket özgürlüğü de kısıtlanabilir. Çocuklar, hamileler ve alerjisi olanlar bu gruplar arasında.

Pasaportta, birlik ülkelerinde uygulanan Pfizer-BioNTech’e ait aşının şart koşulması olasılığı da endişeleri beraberinde getiriyor