Sevgili okurlarım merhaba, Gent belediye başkan yardımcısı Resul Tapmaz’ın davetlisi olarak bir etkinliğe katıldım. Etkinlikte duruşuyla ve konuşmalarıyla dikkatimi çeken genç bir bayanla tanıştım. Aramızda uzun aynı zamanda çok etkileyici bir sohbetimiz oldu. Türkiye’ye döndüğümde e-posta yollamış: “Keşke burada olsaydın inanın sanki sizi yıllardır tanıyor gibiyim ve şimdiden özledim, ama ikimizin de yapacak herhangi bir şeyi yok sen ana-vatanda ben baba-vatanda.” Diyordu.
Belçika doğumlu 32 yaşında Gent şehrinde doğmuş büyümüş 2 çocuk annesi eşiyle birlikte eski gelenekleri sürdüren ailesiyle birlikte yaşayan alımlı kadın Şeyma Köksal kasiyer olarak çalışıyor. Türk asıllı Avrupalıların aynı zamanda ülkedeki diğer yabancıların sorunlarını yakından takip eden ve birebir yaşayan Şeyma gençleri ve yaşlıları içinde barındırdığı VZW Turks Vereniging Voor Jong En Oud adı altında bir dernek kurmuş: “Belçika’da üçüncü kuşağım doğma büyüme Gent’liyim. Eşimle birlikte çalıştığım birde kendi firmamız var. Orada tercüman ve müşteri temsilciyim.” Diyor.
On parmağında on marifeti olan genç Şeyma Gent şehrinde Hayat Projesinde de yer alıyor. Proje özellikle yabancı kökenli insanlara yardım amaçlı kurulmuş. Yardımları uygun fiyata gaz elektrik isteğe göre kendi lisanlarında yardım: “Ben yardımlaşmayı ailemden çocuk yaşta öğrendim. Öğrenimini bitirmiş yüzlerce yabancı kökenli genç var. Fakat işsiz biz bu projeyle yabancı kökenli gençlere elimizden geldiği kadar yardım yapıyoruz onlara sorunsuzca çalışacakları iş ortamı iş olanağı sağlıyoruz.” Diyor.
Güzel Şeyma hırslı azimli çalışkan bir kız onun yaptıklarını görünce gençliğimi hatırladım. Temeli çürük binalar çabuk çöker. Lakin genç kızımızın temeli çok sağlam geleceği parlaktı. “Ailemin ve benim amacım Belçika’daki bütün yabancıların hakkettikleri şekilde yasamalarıdır. Artık Türk asıllı Belçikalıları diniyle diliyle ırkıyla mezhebiyle duygularıyla düşünceleriyle giyimleriyle kuşamlarıyla yargılamaktan vazgeçilmeliler ve yalnızca temizlik işçisi gözüyle görülmemeliler. Ailem ve eşim bu konuda en büyük destekçilerimdir. Onların desteğiyle rüyalarımı gerçekleştiriyorum.” Diyor.
Bu sözler karşısında ben küçüldüm. Belçika’da üçüncü kuşak genç Şeyma’nın yüreğinden dökülen bu gerçeklerin sorumluları ne kadar küçülecekler merak ediyorum. Asıl konuya gelen kızımız: “Derneğimizin amacı özellikle yabancı kökenli ailelere her konuda yardım yapmak, çocuklar gençler için aktiviteler düzenlemek, aile birliğini hep birlikte sağlamak. Bizlere özel olan günlerde dini ve resmi bayramlarımızda aktiviteler düzenleyeceğiz bunların yanı sıra kızlarımız adına her ay toplantılar düzenleyeceğiz. 6/12 yaş gurubu çocuklar için entegrasyon dersleri ve Türk Belçika kültür dersleri başlatacağız. Bu ay itibariyle çocuklarla çalışmalara başlıyoruz.” Diyor.
İnsan odaklı çalışmalara başladıktan sonra Belçika’daki Türklerin dağılmış birbirlerinden uzaklaşmış olduklarını keşif eden ve dernek kurma kararı alan Genç Şeyma’ya başarılarının devamını diliyorum. Avrupa’da ilk kuşak olan Emirdağlı ailenin kızlarına desteklerini manidar ve gurur verici buluyorum. Güneşin doğuşuyla batışı insanoğlunun hayatının aynasıdır. Dünyaya geldik yaşıyoruz öleceğiz. Önemli olan arkamızda neler bırakıyoruz. Şeyma Köksal azimli çalışkan örnek bir kadın ardında çok şeyler bırakacağına, gelecekte onun hakkında daha çok makalelerin yazılacağına inanıyorum…
Avrupa’da Türk asıllı Belçikalıların azimli atik ve çalışkan gençliğe desteğini esirgemeyeceğini biliyorum. Başarılı çalışkan kızlarımızın ve gençlerimizin gelecek olan nesillere Avrupa’da ve Türkiye’de örnek teşkil edeceklerini şimdiden görebiliyorum. Sevgili Türk asıllı Avrupalı gençlik hayat pozitifleri sunsun ya da negatifleri insanlar yüreğinde daima umut beslemeli umudun yittiği yerde ufuklara bakın yeterli!..
Sevgi ve saygılarımla Zekiye Doğan
