Gözler
Dudaklar suskun
Yürekler durgun
Ozaman
Konuşsun gözler
Eller tutmaz
Ayaklar gitmez
Ozaman
Konuşsun gözler
Tenler solgun
Beden yorgun
Ozaman
Konuşsun gözler
Acılar bitmez
Kelime yetmez
Ozaman
Konuşsun gözler
Kalbe sordun
Kime vurgun
Susarsa..
Konuşsun gözler
Hepimizin öyle günleri var eminim. Konuşmak istemediğimiz.. Susmanın en büyük değer olduğu zamanlarımız. Bakışlarımıza gizlediğimiz söyleyemediklerimizi.
“Gözler” başlıklı şiirim de öyle anlara hitaben yazılmıştı. Başkalarını bilmem ama, kendimden çok iyi bilirim, söylemek isediklerimi yutup sustuklarımı.
Ozaman da kalemime sarılıyorum ve yazıyorum. Susmanın bedelini yazarak ödüyorum belkide. Bir şekilde konuşmadıklarım beni huzursuz ediyor nedense. Gözler, konuşmadığımızı, konuşamadığımızı anlatıyor aslında çoğu zaman.
Tabi okumak isteyene..
Bunu demişken
Birde okunmasını istiyormuyuz gerçekten..
Çünkü işin içinde birde herkesin kendine göre okumak ve görmek istediğini çıkarması var tabi. Onu da hesaba kattığımızda okumasın kimse beni de dediğimiz oluyor haliyle. Aslında biz insanlar da az tuhaf değiliz sanırsam. Ben kendimi öyle buluyorum işin gerçeği. Bir yandan okunsun gözlerden anlatmadan dediğimiz olur. Diğer yandan yanlış anlar diye okumasın deriz.
Veya.. bilmesin, bilse ne yazar deriz, zaten beni anlamaz ki dediğimiz de oluyor tabi.
Karar veremediğim den ben, duruma göre de şiirlerim çıkıyor ortaya aslında. Bu haftaki yazımda ara sıra içinde bulunduğum çelişkiyi yazmak istedim bende. İki uç nokta şiirimi de paylaşmadan edemedim böylece. İlk şiirim de konuşsun gözler derken..alttaki şiirim de tam tersine okunmasın diyorum…
Okunmasın
Gözlerimi kapattım
Okunmasın istedim
Boşver anlaşılmayım
Zaten görmeyecek
Bir tek kendini bilecek
Kendine göre ölçecek
Varsın bilmesinler beni
Uzakta dursun gözleri
Yorumlamasın ileri geri
Nerkiz Şahin