Merhaba,
Belemtürk’te bu benim ilk köşe yazım. Hangi konuya öncelik verip yazmam gerektiği konusunda zorlanmadım desem yalan olur. Aklımda önemine binaen sizlerle paylaşmak istediğim o kadar çok konu var ki.. Bir eğitimci olmam ve de toplum olarak eğitim konusunda, devletin bizlere sunduğu bunca imkanlara rağmen maalesef sınıfta kalmış olmamız hasebiyle ilk yazı seçimimi eğitim konusundan yana yaptım.
Genel olarak bu köşede Flaman bölgesinde yaşayan ve bir çok konularda rehbere ihtiyacı olan, özellikle yeni gelen insanlara yönelik, her ay farklı bir konu olmak üzere ‘Belçika ve Flaman Bölgesi sosyal tanıtım’ konuları hakkında yazacağım. Yazılarımın siz değerli okuyucularımın hayatına bir renk katması dileğiyle.
Devletin, Flaman Bölgesi genelinde VDAB (Flaman İş ve İşçi Bulma kurumu) aracılığıyla –yoğunluk olarak işsizler için-yetişkinlere yönelik sunduğu mesleki eğitim sayısı bugün itibariyle 4.253 adettir. Dünyada vatandaşlarının eğitimi ve bireysel gelişimi konusunda yoğun bir çaba sarfeden ve önlerine bu denli olanaklar sunan çok az sayıda devlet vardır. Örnek vermek gerekirse bireylerin kendi yetenek ve kapasitelerine göre elektrik-elektronikten tutun, genel bilgisayar teknolojilerinden, muhasebe ve temizlik eğitimine kadar birçok seçenek vardır.
Bu kurumda eğitim alabilmenin en önemli şartlarından biri, bireyin ikamet ettiği toplum bölgesinde konuşulan resmi dile hakim olmasıdır. Bu, yeni gelenler için (Flaman Bölgesinde) Flamanca dil kursunun birinci kurunu bitirmeleri, yani konuşma ve anlama becerilerinin olması anlamına geliyor. Kur bitiminde VDAB’de mesleki eğitim almaya hak kazanmış oluyorlar.
Herhangi bir mesleği olmayıp ya da farklı branşlarda çalışma niyetinde olan, Belçika’da kabul görmek ve iyi bir başlangıç yapmak isteyenler için tavsiyem kesinlikle Flamanca kursunu bitirdikten sonra buraya yönelmeleridir. Elde edecekleri diploma ya da sertifikalarla, iş hukukuna uyan ve işçilerinin haklarına saygı gösteren yerlerde çalışabilmelerine bir kapı açılmış olacaktır.
Dil bilmeyenlerin ve bunun yanında bir mesleği de olmayanların çalışma şartları, herkesin bilgisi dahilindedir. Bu diploma ve tecrübelerle Türkiye’de dahi iş bulma olanakları artmaktadır.
Çalışmayla birlikte mesleki eğitimi bir arada götürmek isteyenlere Flaman Hükümetine bağlı, yüzlerce farklı branşlarda mesleki eğitim veren SYNTRA eğitim kurumunu tavsiye edebilirim. Akşam çalışanlar gündüz, gündüz çalışanlar ise akşam mesleki eğitim takip edebilirler. Bir eğitim takip etmek için istenilen yine Flamanca yeterliliktir. Anlayacağınız Flamanca’yı, seçeceğiniz eğitime bağlı olarak yeterli derecede bilmediğiniz taktirde okuma konusundaki hayallerinizi gerçekleştirme yönünde adım atmanız biraz zor olacaktır. Hatta Türkiye’den büyük umutlarla ve de yeterli iş tecrübeleriyle gelip, sırf Flamanca yeterlilikleri olmadıkları için hayallerini gerçekleştiremeyen pekçok insan vardır. Biraz gayret ve azimle başarılamayacak hiçbir şey yoktur. Yeterki plan ve program dahilinde, disiplinli bir şekilde çalışmayla günlerimizi geçirelim, geleceğimize yatırım yapalım. Hergün on beş dakika Flaman radyolarını dinlemek yada televizyonda çocuk programlarını takip etmek, kütüphaneden basit kitaplar alıp kendileri ya da çocuklarına yatmadan önce okumaları inanın bir ay içerisinde farkedilir derecede dillerini ve konuşmalarını geliştirecektir.
Ortalama Flamanca’da 80.000’e yakın kelime vardır ve işin ilginç yanı Flamanların bunun yarısına dahi tekabül etmeyen 14.000’nini bilmeleridir. Araştırmalara göre 4.500 kelimeyi bilen birisi dili akıcı bir şekilde konuşabilir. Ve yine araştırmalara göre günlük kullandığımız kelime sayısı 200 ile 500’ü arasıdır. Günde en az iki kelime öğrenmeyle bir sene sonra rahatlıkla herkesle diyaloğa geçebilir, düşüncelerimizi paylaşabilir ve de fikir alışverişinde bulunabiliriz. Dilde elde edilecek kazanımlar ve iş tecrübeleri ise kendine güvenen, kendi ayakları üstünde durabilen bireyleri oluşturacaktır. Atalarımız haklı olarak “bir dil bir insandır” demiştir. Konuşarak tanışır ve aradaki buzları eriterek ön yargıları yıkabiliriz.
İş ortamında dil öğrenimi ve tecrübe kazanımı olan gönüllü çalışma bu konuda yabana atılmayacak bir alternatif olabilir. Flamanlarla birebir etkileşim ve iletişim dili öğrenmeyi çok kolaylaştıracaktır. Çeşitli kurum ve derneklerden gönüllü çalışma ile ilgili yardım talep edilebilir.
Huis van het Nederlands‘ın konuşma (conversatie) alıştırmaları ya da taalmix‘le yerli ve yabancıların bir araya getirilip aktiviteler düzenlemesini de burada yazmadan edemeyeceğim.
Herkese güzel, sağlıklı günler diliyorum.
http://www.huizenvanhetnederlands.be/
Murat Faruk Kolcu
